Sosyal medya, sanal medya ve yapay zekâ
22 Mayıs 2025 Perşembe
Teknolojinin baş dön­dürücü ilerleyişi, sosyal medyayı doğur­du. Ancak, sosyal med­yanın amacı dışında kul­lanılması "sanal medya" . . . .
Sosyal medya, sanal medya ve yapay zekâ
MEVZUATIN İÇİNDEN

Sosyal medya, sanal medya ve yapay zekâ

Talha APAK

Teknolojinin baş dön­dürücü ilerleyişi, sosyal medyayı doğur­du. Ancak, sosyal med­yanın amacı dışında kul­lanılması "sanal medya" kavramını ortaya çıkar­dı. Yapay zekâ ise, tek­nolojiden aldığı güçle li­derliği elde etti. Dijital dönüşüm ve otomasyon iş dünyasında yaygınlaş­maya devam ederken, beyaz yaka­lı çalışanlarda ise "eskime" korku­su yaşanmaktadır.

Sosyal medya

Sosyal medya, kullanıcıların internette aradığı, kullandığı ve içerik ürettiği interaktif iletişim platformlarıdır. Web 2.0'ın kulla­nılmaya başlanmasıyla, gelenek­sel medyadan farklı olarak, tek yönlü içerik paylaşımından çift taraflı içerik alışverişine erişim sağlanmıştır. Sosyal ağlar, insan­ların birbiriyle içerik ve bilgi pay­laşmasını sağlayan internet si­teleri ve uygulamalar sayesinde, herkes aradığı ve ilgilendiği içe­riklere ulaşabilmektedir.

Zaman ve mekân sınırlama­sı olmadan (mobil tabanlı), pay­laşımın ve tartışmanın esas ol­duğu bir insani iletişim şeklidir. Sosyal medya platformlarında insanlarla buluşur ve iletişim­de bulunursunuz. İnsanlara yar­dım eder, yardım alır, sorularına cevap verir ve kendi sorularını­zı sorarsınız. Bu bakımdan sos­yal medya, resmi olmayan eğitim yollarından da biridir.

Teknoloji, telekomünikasyon, sosyal iletişimin kelimeler, gör­seller ve ses dosyaları yoluyla sağ­landığı bir yapıya sahiptir. İnsan­lar, hikâyelerini ve tecrübelerini bu bağlamda paylaştığı bir çer­çeveye de sahiptir. Sosyal medya, geleneksel medyada olduğu gibi tek bir noktadan çok sayıda kişi­ye yayın yapmaktan çıkarak, ile­tişim yönü açısından çoktan çoğa paradigmasına dayalı "kullanıcı kaynaklı medya" özelliğine sahip­tir. Kullanıcı kaynaklı medya, ge­leneksel medyadan farklı olarak, içeriğin bizzat kullanıcıları tara­fından üretilmesine ve paylaşıl­masına olanak yaratmaktadır.

Sanal medya

Bazılarının sosyal medya kavra­mı yerine kullandığı sanal medya ile sosyal medya arasındaki fark, kullanım yöntemi ve amacıyla ilişkilidir. Diğer bir ifadeyle, ger­çek olmayan ama gerçeğe çok ya­kın bir şekilde var olan veya his­sedilen şeyleri ifade ederken "sa­nal medya" olarak tanımlanır. Öte yandan, "sanal" gerçeklik, sanal mağaza, sanal ticaret, sanal para, ChatGPT ve benzeri kavramlar aslında somut olarak tanımladığı­mız şeylerdir.

Geniş bir çerçeveden bakıldı­ğında, "sanal dünya" ilk akla ge­len kavramdır. Sanal dünya; ileti­şim, eğlence, e-ticaret, eğitim ve daha birçok alanda kullanılmak­tadır. Bazı sanal dünyalar, gerçek dünyanın birebir kopyası olarak tasarlanırken, bazıları tamamen hayal ürünü olabilmektedir. Bu durum, kullanıcılar için eşsiz bir deneyim sunarken, aynı zamanda gerçek hayatta mevcut olmayan riskleri de beraberinde getirebi­lir. Özellikle, sanal dünyalarda ya­pılan etkileşimlerin gerçek hayat­taki etkileri, kontrolsüz bir şekil­de ilerleyebilir.

Bu nedenle, sanal dünya kullanıcıları, bu dünyala­rın potansiyel tehlikeleri hakkın­da bilinçli olmalı ve kendilerini korumak için gerekli önlemleri almalıdırlar. Dolayısıyla, bu uygu­lamalar birer kitle iletişim araçla­rı olduğuna göre, sosyallikten çok ortamın reel veya sanal durumu­na göre yorumlanması daha doğru olacaktır. Bunu da kullanım amacı belirlemektedir.

Yapay zekâ

Yapay zekâ, makinelerin in­san benzeri bilişsel işlevleri yeri­ne getirmesi için geliştirilen tek­nolojilerin tümünü kapsar. İn­san beyninin öğrenme, düşünme, problem çözme ve karar alma sü­reçlerini modelleyerek makinele­rin "akıllı" hale gelmesini sağla­mayı amaçlar. Yapay zekâ, bilgisa­yarların ve makinelerin insana ait olan özellikleri gerçeğe eş değer olarak taklit etmesine denir. Kav­rama, karar verme, problem çöz­me, yaratıcılık ve özgünlük gibi insanlara özgü bilişsel yetenekle­rin cihazlar tarafından gerçekleş­tirilmesi veya simüle edilmesidir.

İnsana ait olan "yeni bilgi ve olaylardan öğrenebilme" özelli­ğiyle donatılan yapay zekâ tek­nolojileri, bağımsız hareket ede­bilme kabiliyetiyle birçok alanda insan ihtiyacını ortadan kaldıra­bilir. Otonom sürüş teknolojisine sahip araçlar buna verilebilecek en iyi örneklerden biridir.

Özellikle tekrarlayan işler ve birçok iş kolunda geleneksel rol­lerin yapay zekâ tarafından dev­ralındığı bir döneme giriyoruz. Bu gelişmeler dikkatle takip edil­mezse, insan algısını, duygusal tepkileri, davranışları ve ilişkile­ri göz ardı eden kararlar alınabilir ve bu durum kritik etik sorunlara yol açabilir. Yapay zekâ, insan iç­görülerini ve duygusal zekâyı ka­rarlarına tam olarak dâhil edeme­se ve henüz mükemmel olmasa da kalıcı bir teknolojidir. Bu sebeple önemli olan, yapay zekânın nasıl kullanılacağını anlamak, öğren­mek, yönetmek ve ondan yardım alabilmektir.

Beyaz yakalıların en büyük kaygısı yapay zekâ

DÜNYA gazetesinin 12 Nisan 2025 tarihli sayısında, başarı­lı gazeteci Hayriye MENGÜÇ'ün araştırmasına göre, beyaz yakalı­ların en büyük kaygısı yapay zekâ karşısında "eskime" korkusudur. Araştırmada; yapay zekâ karşısın­da işini kaybetmekten korkan ça­lışanların yapması gereken, insan emeğinin yerini alan makinelere karşı mesleki gelişim ve kariyer ilerlemesi sağlamaktır. Değişimi kucaklamak ve geleceğe hazırlan­mak kritik öneme sahiptir. Hem çalışanlar hem de rekabetçi ve güncel kalmayı hedefleyen işlet­meler için bu bir zorunluluktur. Dolayısıyla, şirketlerin de sürekli öğrenme ve uyum kültürünü teş­vik etmesi gerekmektedir.

Yapay zekâ bizi dinliyor mu?

Her alanda hayatımıza giren ya­pay zekânın baş döndürücü yük­selişinin birçok yararı yanında kaygılandıran yanları da var ma­alesef. Neredeyse her hareketimi­zi, konuşmalarımızı, düşünceleri­mizi, algılarımızı izleyerek dijital ortamlarda bizi takip ediyor. Ya­pay zekânın görüşüldüğü bir te­levizyon programında teknoloji uzmanına bu durum soruldu. Uz­manın verdiği cevap ise şu şekil­deydi: "Evet, elinde cep telefonu, tablet veya bilgisayarı olan bir ki­şinin konuşmaları, arka plandaki düşünceleri ve algıları Facebook, Instagram ve Twitter (X) üzerin­den anında kaydolarak sizi takip etmiş oluyor."

Bu konuda verilecek en basit örnek, yemek veya kıyafet üze­rine yapacağınız bir sohbet es­nasında sosyal medyada iseniz, cihazınıza anında yemek veya kıyafet tanıtımları/reklamları düşmesidir. Bu durumda, her an yapay zekânın kapsama alanın­da olduğumuzu bilmemiz için ye­terlidir. Elbet yapay zekanın çok faydası var ancak olası tehlikeli veya olumsuz yanlarını da hesa­ba katmak gerekir.

Değerlendirme

Sonuç olarak; teknolojiler son­suza kadar üstel olarak gelişemez ve genellikle S şeklinde bir eğri iz­ler; teknolojinin yapabileceği şe­yin fiziksel sınırlarına ulaştığın­da yavaşlar. Böyle giderse, zaman gelecek yapay zekâ doktorun, avu­katın, muhasebecinin çoğu işini yapacak. Sınır tanımaz bir şekilde hızla yayılan yapay zekâya karşı çıktığımız yok; yeter ki amacının dışında olumsuz çalışmalarda ve­ya alanlarda kullanılmasın.

Sosyal veya sanal medyaya ge­lince; faydası tartışılmaz. Ancak, başta cep telefonu ve tablet kul­lanıcıları çoğunlukla yetişkinler tarafından kullanılmaktayken, kullanım zamanla çocuk yaşta­ki kişileri de etkisi altına almış durumda. Bu da geleceğimizi ve ebeveynleri ciddi olarak düşün­dürmektedir. Yetişkinlere gelin­ce, cep telefonunu yanına alma­dan sokağa çıkan yetişkinler ise “sudan çıkmış balığa” dönüyorlar. Geldiğimiz noktada, teknolojinin baş döndürücü hali karşısında in­sanın aklına gelmiyor değil: Aca­ba eskiden izlediğimiz “çizgi film­ler” daha mı doğal mıydı?

Son söz: DÜNYA gazetesinin 17 Mayıs 2025 tarihli sayısının man­şetinde yer alan “Her beş gençten biri ne işte ne de okulda” haberini kaçıranların bu haberi bulup oku­malarını önemle öneririm.(Dünya)
REKLAM ALANI
54- Divan Başkanı Aydın Şener Genel Kurulu Sonlandırdıktan Sonra, Katılım Sağlayan Tüm Meslek Mensuplarına Ayhan Karaşin Teşekkür Ederek Helallik İstedikten Sonra Başkan Adayları İktisadi Dayanışma Kameralarına Resim Verdiler. (SON)
REKLAM ALANI
Vergi İletişim Merkezi (VİMER-189), çağrı merkezi . . . . .
2025 yılında 13 yıl sonra gündeme gelen KOOPERATİFÇİLİK OLGUSUNUN tekrar yaşamanın mutluluğu yaşayacağız….
Malmüdürlüğü Bünyesinde Bulunan Bağlı Vergi Dairesinin Kapatılması Nedeniyle Hizmet Kesintisi Yaşanabilecek Malmüdürlükleri Hakkında Duyuru
13 Haziran 1989 tarihinde ilan edilen 3568 sayılı Meslek Yasamız 35 Yaşında Oldu. Tüm Meslektaşlarıma Kutlu Olsun
Hıdır Daştan, Mehmet Ragıp Polat ve Osman Güner ; Kürsüde Sesiniz Olmak Yarınları Birlikte İnşa Etmek İçin Tam Bağımsız Delege Adaylarıyız
Çağdaş Muhasebeciler Grubu , Bağımsız Mali M. Grubu , İstanbul 3568 Grubu .Türkiye Mali Müşavirler Birliği. Demokrat Muh. Grubu, . . . . .
13 Haziran 2025 - Saat: 10:30 da Taksim Atatürk Anıtı Önünde Mali Müşavirlik Mesleğimizin Yıldönümünde Buluşuyoruz!
Değer Üretiyoruz. Ama Değer Görmüyoruz. Meslek Yasamızın 36. Yılı Kutlu Olsun.
İşte tam da bu yüzden, İstanbul’dan TÜRMOB delegeliğine bağımsız adayım.
(2025-2024- 2023 - 2022 - 2021 - 2020 -2019 -2018 - 2017 - 2016 - 2015 - 2014 ve Diğer Yılları İçerir)
İstanbul Mali Müşavirler Grubumuz 4 sene önce kuruldu. İstanbul Mali Müşavirler Grubu Olarak, İstanbul SMMM Odası Yönetimine Bizde Adayız Dedi ve Listesini Açıkladı.
İSMMMO 26.Olağan Genel Kuruluna Bülent Haberal Başkanlığında Gidiyor.
Meslekte Birlik Grubu ; Kira Yüküne Son ! Home ofis ve sanal ofis imkanlarıyla meslektaşımızın kira yükünü ortadan kaldıracağız.
İSMMMO 26.Olağan Genel Kurulu’nda sayın EROL DEMİREL başkanlığındaki İÇDMB listesini koşulsuz olarak destekliyoruz.
Bağımsız Mali Müşavirler Grubu Başkan Adayı Mehmet Altınordu