2024 yılında hak ve özgürlükler alanında neler yaşandı
Feyzullah Topçu Mali Hukuk Uzmanı
2024 yılında da, demokrasi hak ve özgüriük alanlarınının kısıtlandığı bir yıl oldu. Son on yılda, sadece bizim ülkede değil, diğer bazı demokrasinin gelişmediği ülkelerde de, kısıtlamaların giderek artığını görüyoruz.
Bu ülkeler arasıda ne yazık ki, bizim ülkemiz ilk sıralarda yer aldı. Halkın desteğiyie iktidara gelen AKP hükümeti, ifade özgürlüğüne ve medya özgürlüğüne saldırdı, sivil toplumu ve siyasi muhalefeti bastırdı, bağımsız kurumları zayıflattı ve yürütme organlarının gücünü artırdı.
Toplumun dinamikleri olan, muhalefet üzerindeki baskı, sindirme girişimlerine şöyle bir bakmak ve bilgilerimizi yenilemek istedim.
Yazılı ve görsel medyada ne oldu;
2024 yılında da değişen olumlu anlamda bir şey olmadı. Kamu ihalelerine bağımlı olan medya grubu ile Cumhurbaşkanına yakın bağları olan, ana akım medya, hükümetin pozisyonlarını yansıtır ve genellikle aynı manşetleri gündeme taşıdılar. Bağımsız medya kuruluşları, muazzam bir siyasi baskıyla karşı karşıya kaldılar. Rutin olarak kovuşturma, tehditlerine maruz kaldılar.
Yazanlar, çizenler, aydınlar muhabirler, özellikle siyaset, yolsuzluk veya suç haberlerini yapanlar olmak üzere, fiziksel saldırıya uğradılar ve her seferinde hedef tahtası oldular.
Yandaş RTÜK, hükümeti eleştiren bağımsız medya kuruluşlarına, para cezasının yanında, kapatma ve ekran karartma cezalarını hukuksuzca uyguladı.
Sosyal medya;
Geçmiş yıllarda olduğu gibi yetkililer, sosyal medyadaki içerikleri engelliyor ve sansürlüyor. 2022'de onaylanan bir yasa ile sosyal medya da yanlış bilgi yaydığı düşünülen kişilere üç yıla kadar hapis cezası getirdi. Hükümet, 2020'den bu yana Facebook ve YouTube dahil olmak üzere, büyük sosyal medya şirketlerini ülkede ofis bulundurmaya ve hükümetin içerik kaldırma taleplerine uymaya zorladı. Uymayı red eden şirketlere, ağır para cezaları ve reklam yasakları uygulandı. 2023 seçimleri öncesinde, Türk mahkemeleri X'e düzinelerce hesaplara ait yüzlerce gönderiyi kaldırılmasına karar verdi.
Kişilerin ifade özgürlüğü alanında neler oldu;
Olumlu anlamda değişen bir şey olmadı. Vatandaşlar özel olarak görüşlerini açıkça dile getirmeye devam ederken, birçoğu kamuoyunda söyledikleri konusunda başlarına bir şey gelmemesi için daha da dikkatli olmaya çalıştılar. Sıradan insanlar, kamuoyundaki figürler gibi, cumhurbaşkanına tahrik veya hakaretten cezai kovuşturmayla karşı karşıya kaldılar. Yandaş avukatlara gelir kapısı açıldı. Cumhurbaşkanı ve hükümet yetkililerini eleştirenlere çok sayıda dava açıldı, yüzlerce kişi maddi tazminatlarla mahküm edildiler.
Halkın toplanma hak arama özgürlüğüne gelince;
2024 yılında da değişen bir şey olmadı. Yetkililer, hükümeti eleştirenler tarafından düzenlenen, toplantıları rutin olarak yasaklarken, hükümet yanlısı mitinglere izin veriliyor ve polis korumasından yararlanıyorlar. Polis, barışçıl protestoları ve bireysel haklar için yapılan gösterileri dağıtmak için sıklıkla güç kullandığına birlikte şahit olduk.
2022'den beri yetkililer, Türk gençliği için kültürel yaşamın temel unsurlarından biri olan, sanat ve müzik festivallerine baskı ve keyfi İptallerini yaşadık.
Sivil toplum örgütlerinin özürlüğünde gelişme oldu mu?
2024 yılında bu alanda da şiddet devam etti. Hükümet sıklıkla bağımsız sivil toplum gruplarını hedef aldı. Kendine yakın vakıf ve cemaatlar hariç. 2016'dan bu yana 1.500'den fazla vakıf ve derneği kapattı. Geriye kalan STK'ların liderleri taciz, tutuklama ve kovuşturmalarla hükmediler.
2020 tarihli bir yasa, STK'ları yıllık denetimlere tabi tutuldular ve İçişleri Bakanlığı'nın cezai soruşturmalarına muhatap oldular.
Sendikalar ve benzeri mesleki veya işçi örgütleri için özgürlük alanlarında gelişme oldu mu?
2024 yılında da baskılar artarak devam etti. Grev hakkı da dahil olmak üzere, sendikal faaliyeti, yasa ve uygulamalarla sınırlandı. Yandaş sendikaların önü açıldı. Türkiye'deki işçilerin yalnızca %14,4'ü sendika üyesidir, bu oran her şeyi zaten anlatıyor. Sendikalar yaptıkları faaliyetlerde, hükümet karşıtı söylemler karşısında, hükümetin müdahalesi ve misillemesiyle karşılaştılar.
Sonuç olarak, toplumsal muhalefet 2024 yılında da hükümet tarafından susturudu, sindirildi maddi ve manevi cezalara maküm edildi. Umarım 2025 yılında demokrasi, hak ve özgürlük adına olumlu adımlar atılır.
2025 yılının huzur, sağlık ve barış getirmesini dileğiyle, yeni yılınızı kutlarım.